Araç Değer Kaybı Tazminatı

ARAÇ DEĞER KAYBI TAZMİNATI

Araç değer kaybı, kaza sonrasında gördüğü hasar ve tamirat neticesinde aracın değerindeki azalmayı ifade etmektedir. Bilindiği gibi ikinci el araç alım-satımında dikkat edilen ilk husus, mühim bir aracın kaza kaydının olmaması veya aracın önemli parçalarında değişiklik olmamasıdır. Buna ilişkin bilgi TRAMER kayıtlarından sorgulanarak elde edilebilmektedir. Bu yönüyle araç değer kaybı, kaza sonrasında aracın orijinalliğini yitirmesinden kaynaklanan zarar olarak da nitelendirilebilecektir. Bu nedenle bir kazaya karışan aracın sahibi, gerekli koşullar oluştuğu takdirde aracında meydana gelen değer kaybı sebebiyle karşı taraftan tazminat talep edebilecektir.

Yargıtay’ın kabulüne göre ‘değer kaybı, aracın trafik kazası sonucu hasarlanıp, onarılmasından sonraki değeri ile hiç hasarlanmamış haldeki değeri arasındaki farka ilişkin olup, araç değer kaybı belirlenirken, aracın markası, yaşı, modeli ve hasar gördüğü kısımları dikkate alınarak aracın kaza tarihinden önceki 2.el satış değerinin tespiti ile aracın tamir edildikten sonra ikinci el satış değerinin tespiti ve arasındaki fark göz önüne alınmaktadır’. Değer kaybının tespiti ancak bilirkişi marifetiyle yapılabilecektir. Bilirkişi raporunun hükme esas teşkil edebilmesi için, Yargıtay’ın belirttiği gibi aracın markası, yaşı, modeli, hasar gören kısım gibi hususlarda ayrıntılı bir inceleme barındırması gerekmektedir. Zarar veren, kusuru oranında zararı karşılamakla mükelleftir. Kusur tespiti için de bilirkişi incelemesi gerekmektedir.

Değer kaybı tazminatın hesaplanması,2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. Maddesine göre, ‘aracın piyasa değeri, kullanılmışlık düzeyi, hasara uğrayan parçaları ile hasar tutarı dikkate alınarak hesaplanır.’ 92. Maddede ise zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamı dışında kalan kalemler düzenlenmiş ve ‘hasar sebebiyle trafikten çekme veya hurdaya çıkarılma işlemi görmüş araçların değer kaybı tazminatı taleplerinin, sigortanın kapsamının dışında kaldığı belirtilmiştir. Dolayısıyla zorunlu mali sorumluluk sigortası çerçevesinde araç değer kaybı tazminatı talep edilebilmesi için kaza sonucu aracın trafikten çekilmemiş olması veya hurdaya çıkarılma işlemi görmemiş olması gerekmektedir. Bir diğer koşul ise araç değer kaybı tazminatı talebinde bulunan tarafın, kazada %100 kusurlu olmamasıdır. Nitekim Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na göre hak sahibinin kendi kusuruna denk gelen tazminat talepleri teminat kapsamı dışındadır.

Bu şartların gerçekleşmesi halinde sigorta şirketi de hak sahibinin tazminat talebinden sorumludur. Sigortacı, sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta teminat limitleri dahilinde zararı karşılamakla yükümlüdür. Genel Şartlar’a göre maddi zararlar teminatı, hak sahibinin şartlarda tanımlanan ve zarar gören araçta meydana gelen değer kaybı dahil, doğrudan malları üzerinde meydana gelen azalmadır. Değer kaybı talep edilmesi halinde Kurum (Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu) tarafından belirlenecek usul ve esaslara göre atanacak sigorta eksperi tarafından Genel Şartlar’ın EK-1’inde yer alan esaslara göre değer kaybı tespiti yapılır. EK-1’de yer alan esaslara değinecek olursak;

  • Değer kaybı hesaplanacak aracın piyasa değeri, aracın kaza tarihi itibariyle Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği Kasko Araç Değer Listesi’ndeki ve Türkiye Odalar e Borsalar Birliği Sigorta Eksperleri İcra Komitesi Piyasa Değer Listesi’ndeki araç grubuna göre belirlenmiş bedellerin ortalaması alınarak tespit edilir. Araç bedelinin anılan listelerin yalnızca birinde yer alması halinde doğrudan bu bedel esas alınır. Her iki listede de yer almayan araçların piyasa değeri, araç değeri araştırması yapılmak suretiyle sigorta eksperi tarafından belirlenir.
  • Değer kaybı hesaplanacak aracın kullanılmışlık düzeyi katsayısı, araç koduna göre aracın kaza tarihindeki kilometre bilgisi, çalışma saati dikkate alınarak aşağıdaki tablolarla tespit edilir:
  • EK1’de yer alan Parça Değişim Katsayısı veya Onarım Katsayısı ile birlikte Boya Katsayısı kullanılarak, yine EK1’de yer alan formüle göre Hasar Katsayısı hesaplanır.
  • Nihayetinde, elde edilen verilerin kullanılması suretiyle değer kaybı formülü üzerinden araç değer kaybı tespiti yapılır.

Tazminatın tahsilinde başvuru sürecinin başlaması için, zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce tazminat ödemelerinde istenen gerekli belgeleri tamamlayarak sigortacıya yazılı başvuru yapması gerekmektedir. Sigortacının, başvuru tarihinden itibaren 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi kısmen veya tamamen karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması halinde ya da tazminat tutarında anlaşma sağlanamadığı hallerde sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinde, kazanın meydana geldiği yer mahkemesinde ya da zarar görenin ikametgahının bulunduğu yer mahkemesinde dava açılabilmesi mümkündür. Bununla birlikte hak sahibi, uyuşmazlığın çözümü için Sigorta Tahkim Komisyonu’na da başvurabilir.5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30/12. Maddesine göre; “Beş bin Türk Lirasının altındaki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararları kesindir. Beş bin Türk Lirası ve daha üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarına karşı kararın Komisyonca ilgiliye bildiriminden itibaren on gün içinde bir defaya mahsus olmak üzere Komisyon nezdinde itiraz edilebilir. Beşbin Türk Lirası ve daha üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararları bu madde uyarınca süresinde itiraz bulunulmaması hâlinde kesinleşir. Bu uyuşmazlıklar hakkında bu madde uyarınca yapılan itiraz üzerine verilen karar kesindir. Kırk bin Türk Lirasının üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında itiraz üzerine verilen kararlar için temyize gidilebilir.”

Hak sahibinin tazminat talebi için zamanaşımı süresi, zarar ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten itibaren 2 yıl ve her halde kaza gününden başlayarak 10 yıldır.

Yargıtay Kararlarından Örnekler

“2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 97. maddesi ile zorunlu mali sorumluk sigortasından faydalanmak isteyen hak sahiplerinin dava yoluna gitmeden önce sigortacıya yazılı başvuru yapması gerektiği düzenlenmiş olmakla birlikte, bu başvuru yapılmadan dava yoluna gidilmesi halinin dahi HMK’nın 115/2.maddesi gereği tamamlanabilir dava şartı olduğu Dairemizin yerleşik uygulamaları ile kabul edilmektedir. Bu başvurunun yapıldığı; ancak, eksik ya da usule uygun olmayan belge ile başvurulduğu savunmasının olduğu durumlarda ise usule uygun olmadığı savunulan belgedeki eksikliğin her halükarda tamamlanabileceği açıktır.

Davacı tarafından başvuruda ibraz edilen 18.04.2019 tarihli maluliyet raporunun kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümleri ile ekindeki cetvellere uygun biçimde düzenlendiği gözetilmek suretiyle inceleme yapılması gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle dava şartı nedeniyle başvurunun usulden reddine karar verilmiş olması doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekir.”(Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/5757 E.,2021/6792 K.)

“Kazanın oluş şekline göre değişkenlik göstermekle birlikte, kazalı bir araçta hayatın olağan akışına göre değer kaybı oluşacağı muhakkaktır. Kazalı bir araçta değer kaybı oluşup oluşmadığı veya oluşan değer kaybının miktarı; aracın modeli, markası, kaza tarihindeki yaşı, kilometresi, hasarın nitelik ve niceliği vs. gibi hususlara bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Değer kaybı; bahsedilen kriterler göz önüne alınarak, aracın hasarsız hâliyle ve kaza tarihi itibariyle serbest piyasadaki ikinci el piyasa rayiç değeri ile aracın hasarı onarıldıktan sonraki hâline göre serbest piyasadaki ikinci el piyasa değeri arasındaki farkın tespit edilmesiyle bulunur. Kusur durumu gibi değer kaybı incelemesi de teknik bilirkişi incelemesini gerektirmektedir. Davacı aracının hasar bedeli olan 11.912TL dava dışı kasko şirketi tarafından ödenmiştir. Adli Tıp Kurumundan alınan bilirkişi raporunda araçta 4.500TL değer kaybı olduğu belirtilmiştir. Değer kaybının tespiti konusunda bahsedilen yönlerden bir araştırma yapılmamış olup, raporun bu hâliyle hükme esas alınamayacağı açıktır. Ancak mahkemece teknik incelemeyi içeren bilirkişi raporuna neden itibar edilmediği gerekçeli kararda tartışılmadığı gibi, bu hususta usulüne uygun olarak yeni bir inceleme de yaptırılmamış, teknik incelemeyi gerektiren bir hususta Ticaret Odasının yazı cevaplarına dayanılarak sonuca ulaşılmaya çalışılmış, bu yazı cevaplarına neden üstünlük tanındığına gerekçeli kararda değinilmemiştir.

Yukarıda izah edilen bu gerekçelerle mahkemece yapılan araştırma ve inceleme Hukuk Genel Kurulunca da yeterli görülmediğinden mahkemece; öncelikle davalılar vekilince bildirilen diğer tanıkların usulüne uygun biçimde dinlenilmeleri, daha sonra İTÜ veya KGM gibi kurum veya kuruluşlardan seçilecek bilirkişi ya da bilirkişi kurulundan tüm dosya kapsamına, olayın oluş şekline göre tarafların kazanın meydana gelmesinde kusur durumlarının ve yukarıda açıklandığı biçimde davacı aracında oluşan değer kaybının tespiti hususlarında ayrıntılı, önceki raporların da irdelendiği, gerekçeli ve denetime elverişli bir bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir.”(Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2017/2049 E., 2021/721 K.)

“Dava; trafik kazası nedeniyle araçta oluşan değer kaybı ve taşıma sırasında zayi olan emtia zararının tahsili istemine ilişkindir.

Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda araçtaki değer kaybının tespiti, Dairemizce değer kaybının belirlenmesi hususunda esas alınan, aracın kaza tarihindeki hasar görmemiş 2. el piyasa değeri ile kazadan sonra onarılmış haldeki 2. el piyasa değeri arasındaki fark kriterine uyulmaksızın değerlendirme yapıldığı ve denetime açık olmadığı anlaşılmıştır. Araçta meydana gelen değer kaybının; aracın serbest piyasa koşullarına göre kaza tarihi itibariyle hasarsız haldeki ikinci el rayiç değeri ile aracın yaşı, özellikleri, hasar miktarı ve hasarlı kısımların özelliği ve daha önce karışmış olduğu kazada dikkate alınarak kazadan sonraki onarılmış halinin rayiç değeri tespit edilip bu iki miktar arasındaki azalmaya (farka) göre hesaplanması gerekir. Bu durumda mahkemece yukarıda açıklanan ilkeler ışığında araçtaki değer kaybının tespiti hususunda yeniden bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.”(Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/19642 E. , 2017/10599 K.)

Dava trafik kazasından doğma tazminat isteği olup mahkemece bilirkişi raporuna dayanılarak davacıya ait araçta değer kaybı olmayacağı benimsenmiştir. Oysa davacının olaydan sonraki mal varlığının değeri, zarar verici olayın meydana gelmemesi halinde değerinden daha az ise, zarar var demektir. Gerçekten bir şeyin tahrip edilmesi veya zarar görmesi halinde nesnel zararı tayin etmek için kural olarak objektif değeri esas almak gerekir. Bu ise mübadele (rayiç) değeridir. Davaya konu olan olayda davacıya ait araç Mercedes E-200 marka olup, 1998 olan olay tarihine göre çok yenidir ve 624.781.670. lira harcanmasını gerektirecek derecede hasara uğramıştır. Bu durumda sözü edilen aracın onarıldıktan sonra mübadele ( rayiç ) değerinin olaydan önceki mübadele değerinden az olacağının kabulü gerekir. Çünkü tamamen onarılmış olsa bile bu araba tahribatın izlerini taşımaktadır. Onarılmış durumdaki değeri, ne kadar iyi onarılmış olursa olsun kural olarak aynı nitelikteki hiç hasara uğramayan araç değerinden düşüktür ve bu da cari değerinden kaybettirmektedir. Zararı tazminle yükümlü olan kimse, tazmin borcunu doğuran eylemin meydana gelmesinden önceki durumu iadeye mecburdur. Bu ilke, zarar, ister haksız eylemden doğsun, isterse sözleşmeye aykırı hareketten meydana gelsin, aynen uygulanır.

O halde mahkemece sadece aracın yaşını gözeterek değer kaybı olmayacağını belirten bilirkişi raporuna dayanılıp, bu kalem isteğin reddine karar verilmiş olması bozmayı gerektirir.(Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2002/130 E. 2002/4512 K.)

 

 

  • +90 216 807 00 09
  • info@icpartners.com.tr
  • Atatürk Mah. Ertuğrul Gazi Sk. Metropol İstanbul A Blok Apt. No:2E Kat 21 Daire 331 Ataşehir/İSTANBUL
  • Abdurrahmangazi Mahallesi, Alparslan Caddesi, Sinpaş Metrolife Sitesi F Blok Kat: 6 Daire: 73 Sancaktepe / İSTANBUL

Sosyal Medya